خَدَعَيَخْدَعُالخَدْع
Onu kolayca kandırmak mümkün değil.
ليس من السهل أن تخدعه.
Onu kolayca kandırmak mümkün değil.
ليس من السهل أن تخدعه.
Dolandırıcılar insanları farklı yöntemlerle kandırmak ister.
يريد المحتالون أن يغرروا بالناس بطرق مختلفة.
Seni kandırmak gibi bir niyetim yoktu.
لم يكن لدي نية في الاحتيال عليك.
Yalan haberlerle halkı kandırmak doğru değil.
ليس من الصواب تضليل الجمهور بالأخبار الكاذبة.